16 Kasım 2020
1216
ABONE OL

Alaçatı Tarihi

Günümüzde tatilcilerin bir numaralı tatil beldesi olan Alaçatı, nezihliği ve popülerliği ile her yıl daha çok kişinin tercih ettiği bir tatil noktası haline gelmektedir. Ancak, Alaçatı günümüzdeki haline gelinceye kadar da çok uzun bir tarihsel süreçten geçmiştir.

Alaçatı Tarihi

 Alaçatı tarihte ilk olarak Arkaik döneminde karşımıza çıkmaktadır. Anadolu tarihinde ise “İyonya” olarak anılan, İzmir’in güneyinden başlayıp Menderes Irmağı’na kadar uzanan bölgenin tam merkezinde yer alır. Antik çağdaki adıysa “Agrilia”dır.

Alaçatı, tarihindeki ilk kırılma anını Osmanlı döneminde yaşamıştır. Erken Osmanlı döneminde “Piyade” veya “Süvari” köyü olarak bilinen bu güzide topraklar, bölgeye hemen hemen aynı dönemlerde yerleşen “Alacaat Aşireti” ile anılmaya başlanmıştır.

1800’lere gelindiğinde ise dönemin sadrazamı, güneyi bataklık olan bu bölgenin ıslah edilmesi için emir verir ve 1830’larda bölge ayanı olan Hacı Memiş Ağa, Sakız Adası’ndaki Rum nüfusunu bölgeye çağırır.

Bölgenin ıslah edilmesi süreci kapsamında da Alacaat köyünde sıtmaya yol açan bataklığı kurutmak amacıyla, Alaçatı Limanı’na bir kanal açılır. Açılan kanal sonradan gemilerin yanaştığı bir liman haline gelir. Yöredeki toprak sahibi olan Türkler, kanal inşası için gelen Rum işçilere tarlalarını “imar” etmeleri ve aynı zamanda da topraklarını işlemeleri koşuluyla arsa verir. Böylelikle denize birkaç kilometre uzaklıkta bir köy kurulmaya başlanır.

Rumların bölgeye yerleşip Türk toprak sahiplerinin verimli tarlalarını kiralamasıyla birlikte Alaçatı’da bağcılık da büyük bir gelişim gösterir. Maddi olanakları arttıkça işlettikleri tarlaları satın almaya başlayan Rumlar bu bölgedeki ticaret hayatının hareketlenmesinde de büyük rol oynar.

Büyük çoğunluğu Rum olan nüfus, o tarihlerde yüksek bir nüfusa sahip olmuştur. Ancak 1912 yılında gerçekleşen Balkan Savaşı’nın ardından, Balkanlar’dan kaçan göçmenlerin de yurda gelmesiyle birlikte Rumlar göç etmeye başlamıştır.

30 Ocak 1923’te Türkiye ile Yunanistan arasında imzalanan “mübadele anlaşması” ile Türkiye’deki yerleşik Ortodoks Rumlar Yunanistan’a gönderilmiştir. 19. yüzyıl sonlarında bağları ve şarabı ile ünlü olan bölgenin geçim kaynağı, nüfus değişimiyle birlikte tütün ekimine, kavun yetiştiriciliğine ve hayvancılığa dönüşmüştür.

Beldenin Alacaat’dan gelen ismi Rumlar tarafından Alatzada olarak kullanılırken, sonraları “Alaçatı” haline gelmiştir.

20. yüzyılın sonlarına gelindiğindeyse Alaçatı rüzgârı ile ünlenmeye başlamış ve rüzgâr sörfüyle birlikte “turistik belde”ye dönüşümü başlamıştır. Günümüzde ise koruduğu tarihi dokusu ve güzelliği ile ününe ün katarak kendine değerli bir konum elde etmiştir.

0 Yorum

NÖBETÇİ ECZANELER
28 Mart 2024 Çeşme Nöbetçi Eczaneler
NÖBETÇİ ECZANELER
27 Mart 2024 Çeşme Nöbetçi Eczaneler
NÖBETÇİ ECZANELER
26 Mart 2024 Çeşme Nöbetçi Eczaneler
NÖBETÇİ ECZANELER
25 Mart 2024 Çeşme Nöbetçi Eczaneler
NÖBETÇİ ECZANELER
24 Mart 2024 Çeşme Nöbetçi Eczaneler
NÖBETÇİ ECZANELER
23 Mart 2024 Çeşme Nöbetçi Eczaneler

Benzer İçerikler